Herkesin işi çok,
bahane bol zaten hayatta bize bol keseden atıyordu buyurun yaşadıklarınızın
tekrarını istediğiniz kadar yaşayın (sıkıyorsa eğer) genelde oturup bön bön
bakmalar kalıyor geriye. Yaptıklarımızdan sorumlu olmak bir kenara dursun,
söylediklerimizi duymuyor kulaklarımız bile sevgi havada asılı kalmış tutan
saçıyor etrafa tek kullanımlık gibi adam gibi karşına çıkacak nerede.
Meşgul insanlarız biz,
duygusal olmak bünyeye zarar mühim konularımız var görmezden gel bak nasıl işe
yarıyor. Cevap almayı zorlaştıran durumlara sokmaya bayılıyoruz birbirimizi.
Çok mühim öleceğim desen umurunda olmayacak, dönüp arkasını gidecek. Sorsan önemsedi,
sorsan sevdi yok birde senin için paraladı kendini de al işte kulaklarım bayram
etsin yüzüm kalmasın bana masal anlatıyor musun diye sormaya.
Bugün günlerden ben
yokum diye kendinizi parçalamayacağınız günlerden biri daha olsun varsın, bende
parçalamadım olsa olsa üzüldüm, aptal geri dönüp baktığında kimler kafasını
vuracak acaba o duvarlara sessiz kaldığı durumlara, geri döndüremediği anılara.
Sen yaptın sen buldun sus otur yerine aslında değil mi? Yok nerede, herkesin
filozofluğu kendine anladım ben boş olmaktan ibaret dolu sandığımız meseleler.
Üşengeç haller zinciri,
susmakla da erdemli olunmuyor artık. Susan neden sustuğunu unutmuş artık sorsan
nerede diye delirdin mi diye bakacak sana.
Önemseriz aslında ama
neden olduğunu bulan yok hala ciddiyizdir aslında, kuralları takip eder sarı
kart çıksa bile bildiğimiz doğrudur çözdük çözdük aşkın doğasında çözdük
seviyor ya yeter işte, perde arkası filan yok geçen bir uğrar giden gitmiştir,
bugünü yaşamak biraz tutukluk yapar. Şu anda terlediğim gibi çok gerçek bazı
gerçekler acı gerçek demiyorum oldu birde oradan yakın sonra, bu yüzyılda
keşfedildi cesaret sırtımda düşürmeye çalış bak karşılığı ne oluyor ben çıplak
kaldım o cesaretler sen hala alfabenin c harfine gelemedin bile! Uzaktan bakmak
nasıl açıyor mu içini diye soracağım muhataplık sıfır artık bende kısacası
değişiklik var mı sen ondan haberdar et beni, dünya böyle sürüklenirken ne
getirdin de beni şaşırtacaksın!
Yok, yok ben daha
öncede görmüştüm sende ki bu hali, tekil şahıslar ortada. Kendimden başkasına
alınmadım ben. Çek üstüne bak bakalım tam gelecek mi sana.
Ben bildiğimden
başkasını sokmadım koynuma, kaçtıkça kaybolanlara hoş bir ara onları da biliyordum
sanıyordum ya! Dönemlere ayırmak zorlaşıyor giderek, sığdırmakla uğraştırmayın
beni, sadece buradayım demekten korkan yüzler görmekten bunalmak üzerim
karşılıklı yorulmayalım!
Zira bendeki bu hal
bur ruh gün geçtikçe aşıyor kendini mantık gelmiş oturmuş yerini bulmuş o kadar
olur. İnan diğer şeylerden daha az yordu beni. Tabi gerekiyormuş bir takım
canıma okumalar filan ki anca zaten.
Varken yok olmak çağı
bize mahsus sanırım, olmadı deyip atıveriyorsun nasıl olsa. Ha taş, ha kalp ne fark
eder, sen bırak kendini kurtar, yoksa hasarım sana da bulaşır filan aman
diyeyim. Değişmiyor çünkü bazı şeyler kaçmışsan zamanında vardır bir sebebi
şimdi oturup düşünme neden diye, aslında ilk kararlar var ya onların gözünü
sevmek gerekirmiş te çocukluğuma verdim gitti!