5 Temmuz 2011 Salı

Dikkat Uyarı


Evet bunu gerçekten çok düşündüm hayatımızda başımıza gelen her olayın bir sebebi olduğuna inan bizler genelde söz de buna inanmayı tercih edip asıl karakterini gösterince içi kokuşmuş bir hal alıp sadece sözden ibaret bir halde kalıyor zavallım.Çarklarımız hemen dönüveriyor yok ya kesin birinin suçu olmalı yoksa başka ne olabilir ki...İnsanız biz alışmışız hep masumiyetimizi kanıtlamaya çalışıyoruz.Aslında kendimizi de bir güzel inandırıyoruz.Ama kusura bakmayın masum değilsiniz aslında bu iyi niyetli olmadığınızı bile gösterir durup düşündüm insanlar suçlarını paylaşmak istemiyor bir yalnız korkusu var üzerimizde kaçıp uzaklaşmak istiyoruz o anda dünyayı başımıza yıkıp infazı gerçekleştiriyoruz.
Hayatımıza egemen olan bir takım unsurlar ve onlara olan bağımlılığımız gözümüzü kör etmeye yetip te artıyor bile çünkü neden ucunda para var yani bir takım bir şeylere onu kazanarak sahip olmamız gerektiği herkes tarafından bilinen bir şey ve aslında günde 3 saat yolu neden çektiğimin de bir kanıtı.Neden çünkü kimsenin malında gözüm olmadı,neden çünkü kimsenin hakkına leke sürmedim,neden bende bilirdim ortalığı alev altına almayı ama gerek yok ben böyle görmedim böyle yetişmedim.Bu yüzden kimsenin kimseye üstünlüğünü kabul edemem sende çalışıyorsun ben de bana aramızda farkı anlatsan bile inanmam eğer gerçekten insan vasıflarını taşıyorsan beni anca o zaman etkileyebilirsin gerisi masal bana.
İnsanlar en çok konuşmasını seviyor böylece ne kadar önemli olduğumuzu yutturabilir hatta bize saygı duymasını sağlayabiliriz.Ama iş gerçekliğe gelince orada bir duralım iş sen ne kadar hatalıysan ben o kadar hatalıyım terazisine kadar uzar ve yükü biraz daha karşı tarafa atmaya kadar gidebilir.Olsun saygınızı kaybetmeyin aksine kendinizle daha mutlu olun çünkü aradaki farkı görmek için bir kaç pürüz gerekir,bir kaç engel gerekir ki karşımızdakini tanıyalım.Gerçekten yoğurttan ağzı yanmak değil de onu üfleyerek yeme olayı çok hassas bir konu bence herkesin harcı olduğunu düşünmüyorum.Ben mi insanlar beni ayakta uyuttuğunu sanıyor da ben kendi yolumu tutmuş gidiyorum bile,gülümsek isterdim onlara.
Yani hayatta her şey bizim içinse kötüyü de,iyiyi de kabul etmesini bileceksin ha yok baş edemiyorsan benim camıma da çamur atmayacak oturup kabullenmeyi öğreneceksin.
Gerçekten diliyorum ki kimse kimsenin mutluluğunu kıskanıp ta kendi mutsuzluğu ile leke sürmesin etrafa oraya buraya.Bak çiziyorum sana işte sınırı sen oradasın ben buradan gidiyorum,en azından ne yapmam gerektiğini biliyorum.
Çok hırslandığım zamanlar oldu benim ağzımdan çıkan bir söz kalp kırmaya gerçekten yetiyordu da sonrası değiyor muydu işte o konuda size bir tavsiyem olacak ağzınızdan çıkanı gerçekten kulağınız duysun canınız yanmış olsa bile başkasının canını yakmaya hakkınız yok olmadı bu duruma izin verecek kimseyi hayatımda barındırabileceğimi gerçekten zannetmiyorum. Hiç kin tutmadım,saldırıda bulunmadım ama uzaklaşıp kimin kalıp kimin gideceğine karar verdiğim zamanlarda oldu.Ben kendi sorumluluğumu alacak kadar açılırım denize,kendi cesaretimle tutarım ayakta kendimi.Yok bir başkasının dırdırını dinleyip bana ne olup olmadığını,ne yapmam gerektiği söylenilecek masallara biraz tokum o yüzden evde yokum.
Üzgünüm ama önce biraz kendimize bakalım olur mu?